İnsülin Direnci Nasıl Hesaplanır?

Özellikle karaciğer, karaciğer, kas ve yağ dokusu gibi yapılarda insülin hormonuna verilen biyolojik tepkinin bozulması anlamına insülin direnci denir. İnsülin rezistansının gelişmesiyle birlikte kan şekeri seviyeleri yüksek kalır ve bu duruma yanıt olarak pankreastan daha yüksek seviyede insülin sentezi gerçekleşir.

Gün içinde alınan glikozu enerjiye dönüştürmek için vücudun insülin hormonuna ihtiyacı vardır. İnsülin direnci, karaciğer, yağ dokusu ve kas gibi bölgelerdeki insülin duyarsızlığından kaynaklanır. Bu durumda kan şekeri enerjiye dönüştürülemez ve yüksek kalır. Yüksek şeker seviyeleri bir süre sonra metabolik sendroma veya tip 2 diyabete hastalığına neden olabilir.

İnsülin direncini hesaplamak için farklı yöntemler olsa da HOMA olarak bilinen hesaplama yöntemi bir adım öndedir. Bu test insülin direncine ek olarak pankreastan insülin üreten hücrelerin işlevi hakkında da bilgi verir. HOMA hesaplama yönteminde açlık sonrası ölçülen kan şekeri seviyesi ve insülin seviyesi kullanılan parametreleri oluşturur. Bu parametreler birbiriyle çarpılır ve ortaya çıkan sayı 405’e bölünür.

İnsülin Direnci Belirtileri Nelerdir?

Bir kişi insülin hormonuna karşı direnç geliştirdikten sonra, diyabet hastalarında görülen belirtilere benzer birçok semptom ortaya çıkabilir:

  • Derinin yumuşaması,
  • Hızlı ve aşırı kilo alımı,
  • Kilo vermede güçlük çekme,
  • Adet düzensizliği,
  • Ciltte fazla tüy artışı,
  • Halsiz hissetme, sabahları yorgun uyanma,
  • Yemekten sonra uyku basması
  • Konsantrasyon bozukluğu ve algılamakta zorluk yaşama,
  • Soğuk terleme ve üşüme,
  • Vücut direncinin azalması,
  • Hızlı yeme, sürekli acıkmak,
  • Baygınlık hissi,
  • Tatlı krizleri,
  • Ellerde ve ayaklarda titreme,
  • Cilde renk veren pigmentlerin artması nedeniyle derinin koyulaşma gibi durumlar görülebilir.

insülin direnci

İnsülin Duyarlılık Testi  (IST)

IST, tanımlanmış bir glikoz yükünün IV infüzyonundan ve yaklaşık 3 saat boyunca sabit hızlı bir insülin infüzyonundan oluşur. Somatostatin, insülin sekresyonunu önlemek, hepatik glukoneogenezi inhibe etmek ve özellikle büyüme hormonu, insülin hormonları, kortizol ve katekolaminler olmak üzere karşı düzenleyici hormonların salgılanmasını geciktirmek için eş zamanlı olarak infüze edilebilir. Bu test, klemp tekniğinden daha az kan örneği gerektirir. Testin son 30 dakikasındaki ortalama plazma glukoz konsantrasyonları, insülin duyarlılığını yansıtır.

İnsülin Toleransı Testi (ITT)

İnsülin duyarlılık testinin basitleştirilmiş bir versiyonu olan tolerans testi, insülin uygulamasını takiben serum glikozundaki düşüşü ölçer. Kullanılan protokole bağlı olarak, sonraki 15 dakika içinde birkaç insülin ve glikoz seviyesi örneği alın. İnsülin tolerans testleri, esas olarak, iskelet kasına insülin ile uyarılan glikoz alımını ölçer. Testin süresinin kısa olması nedeniyle, karşı düzenleyici hormonların sonuçlara müdahale etme riski çok azdır. Şiddetli hipoglisemi vakalarında insülin enjeksiyonu, kan örneği alınması ve D50W’nin hızlı uygulanması için intravenöz erişim sağlanmalıdır. Ancak vücut kitle indeksi 30 kg/m2’nin altında olanlar ve obez olanlar için genel popülasyonda insülin duyarlılığı normal kabul edilmektedir.

İnsülin Direnci Nedenleri Nelerdir?

Tip 2 diyabet ve insülin direnci problemleri ile karşılaşılan hastaların birçoğunda genetik faktörler görülmektedir. Aile yapısında diyabet hastalığına yakalanmış kişilerin çocuklarında diyabet hastalığı görülme ihtimali oldukça fazladır. Düzensiz ve egzersizden uzak bir yaşam tarzı süren hastalarda da insülin direnci problemleri görülmektedir. Bu tarz sorunlardan oluşabilecek problemleri en aza indirmek için hareketli bir yaşam formu ve düzenli egzersizler yapılması gerekmektedir.

Kolestrol ve yüksek tansiyon görülen hastalarda tip 2 diyabet hastalıkları ile karşılaşılmaktadır.

Bunların yanında obezite, alkol ve sigara kullanımı, ileri yaş, uyku apnesi gibi durumlarda insülin direncini tetiklemektedir.

insülin direnci

İnsülin Direncinin Tip 2 Diyabet Hastalığına Dönüşmesi

Kişilerde insülin direnci problemleri yaşanıyor ise kontrol altına alınmazsa tip 2 diyabet hastalığı görülebilir. Pankreasın bu durumu telafi edebilmek için daha fazla insülin üretmeye başlayacağı bilinmektedir. Belirli bir süre için bu işlem yeterli olur. Fakat belirli bir zaman dilimi sonrası pankreas bu tempoya ayak uyduramayabilir. Gerekli önlemler alınmaz ise kan şekeri seviyeleri yükselebilir.

İnsülin direnci belirli diyet ve egzersizler ile kontrol altına alınabilmektedir. Bu durumlarda özel gıdalara ihtiyaç duyulmaz. Sağlıksız ürünlerin ve gereksiz şeker tüketiminin önlenmesi Tahıl ağırlıklı beslenme, sebze ve meyve tüketimine önem verilmesi hastalığınızın ilerlemesinde ciddi faydalar sağlayacaktır.

Bu işlemleri gerçekleştiriyorken profesyonel destek alınması önerilmektedir. Kişinin tek başına edindiği bilgiler doğrultusunda diyet ve egzersiz programına dahil olması önerilen bir durum değildir. Diyet aşamasında öğünleri atlamadan ve bu öğünleri küçük ara öğünlere bölünerek tüketilmesi vücudu sağlıklı bir dengeye sokacaktır.



Bir yanıt yazın